Skip to main content

    Filmlerdeki ikonik güvenlik ihlalleri ne kadar gerçekçi?

    Hollywood filmleri büyüleyici olabilir, ancak güvenlik ihlallerini ne kadar gerçekçi bir şekilde tasvir ediyorlar? Bu soruyu konunun uzmanlarına sorduk ve beş ünlü sahneyi değerlendirdik. Filmlerde karşımıza çıkan kasa soygunları veya banka hırsızlıkları genellikle mükemmel bir planla yürütülen kusursuz operasyonlar olarak tasvir edilir. Karakterler güvenlik sistemlerini kolayca atlatarak hedeflerine ulaşır. Ancak bu sahneler her ne kadar heyecan verici olsa da izleyicinin aklında şu soruyu bırakır: “Gerçek hayatta böyle bir şey mümkün mü?”

    Bu soruya yanıt ararken, üç güvenlik uzmanının görüşünden faydalandık:

    Lars Halldén, Stockholm’de bir güvenlik ekibine liderlik etmekte olup, sektörde 22 yılı aşkın deneyime sahiptir.

    Lisa Chow, Kaliforniya’da görev yapan ve erişim kontrolü ile olay yönetimi konularında geniş uygulama tecrübesine sahip bir güvenlik uzmanıdır.

    Kenneth Evers, Malmö’deki Securitas Deneyim Merkezi’nin yöneticisidir ve özellikle güvenlik teknolojilerinin sahadaki etkili kullanımı konusunda uzmandır.

    Alanında uzman bu kişiler, Hollywood’un çok konuşulan güvenlik ihlali sahnelerini mercek altına alarak, gerçeklikten ne kadar uzak olduğunu gözler önüne serdi.

    Jurassic Park (1993): Dinozor Embriyolarının Çalınması  

    Sahneye Dair: Dennis Nedry, parkın güvenlik sistemlerini devre dışı bırakıyor ve embriyoları saklandıkları soğuk hava deposundan alarak çıkıyor.

    Uzman Yorumu: Kenneth’e göre, biyoteknoloji laboratuvarı gibi yüksek riskli tesislerde, güvenlik çok katmanlı bir yapıya sahiptir. Rollere göre erişim, çok faktörlü kimlik doğrulama ve davranışsal anomali tespiti gibi önlemler, tek bir kişinin tüm sistemi devre dışı bırakmasını imkânsız hale getirir. Ayrıca, uzaktan izleme ekipleri 7/24 sistem durumu ve tesis sağlığını takip eder. Kamera kapatma ya da erişim ihlali gibi girişimler derhal alarm durumuna geçer. Fiziksel güvenlik, biyometrik geçişler, çıkış kontrolü, çanta aramaları ve nesne takibi ile desteklenir. Gerçekte böyle bir girişim daha en başında durdurulur.

    Den of Thieves (2018): Banka Soygunu Planı  

    Sahneye Dair: Silahlı bir ekip, rehineleri kullanarak banka içerisinde güvenliği bertaraf eder.  

    Uzman Yorumu:
    Lisa, bankalarda görevli güvenlik personelinin çevre gözlemi ve riskli davranışları tespit etme konusunda eğitimli olduğunu söylüyor. Girişteki cam cephelerden gelen tehditleri gözden kaçırmanın neredeyse imkânsız olduğunu vurgulayarak olasılığının son derece düşük olduğunu dile getiriyor.

    Mission Impossible (1996): CIA Gizli Kasasına Erişim

    Sahneye Dair: Ethan Hunt, halatla tavandan aşağı sarkarak çok gizli verilere erişiyor.  

    Uzman Yorumu:
    Lars, bu tarz üst düzey güvenlik içeren yerlerde; ortam sensörleri, hareket ve basınç algılayıcıları gibi ileri teknolojilerin kullanıldığını, bu nedenle böyle bir denemenin pratikte imkânsız göründüğünü ve netice itibariyle son derece gerçek dışı olduğunu ifade ediyor.

    National Treasure (2004): Bağımsızlık Bildirgesi’nin Çalınması

    Sahneye Dair: Ulusal arşiv kayıtlarının korunup saklandığı binada düzenlenen bir etkinlik sırasında tarihi belge çalınır.

    Uzman Yorumu: Kenneth, Bağımsızlık Bildirgesi’nin dünyadaki en sıkı korunan belgelerden biri olduğunu vurgularken, bu belgenin Ulusal Arşiv yetkilileri tarafından her gece mühürlü özel bir muhafaza içinde yer altındaki güvenli bir kasaya indirildiğini ifade ediyor. Bildirgenin bulunduğu saklama odası; basınç, sıcaklık ve çevresel koşulları izleyen sensörlerle sürekli olarak denetlenmektedir. Bu alana erişim, çok faktörlü kimlik doğrulama ve çift yetkilendirme protokolleriyle sınırlandırılmıştır yani hiçbir kişi bu bölgeye tek başına giriş yapamaz. Bina genelinde 7/24 aktif video gözetimi sağlanmakta olup, bu izleme hem yerinde hem de uzaktan gerçekleştirilmektedir. Sistem; amaçsız dolaşma, izinsiz giriş teşebbüsleri veya bildirge vitrini çevresindeki olağandışı duruşlar gibi sıra dışı durumları davranış analizleriyle otomatik olarak tespit edebilmektedir. Filmde gösterilenin aksine, kamuya açık etkinlikler sırasında güvenlik seviyesi azaltılmaz; tam tersine artırılır. Bu süreçte eğitimli personel, devriye ekipleri ve hassas alanlara sınırlı erişim uygulamaları ön plandadır. Dolayısıyla, “perdenin arkasına saklanarak güvenliği etkisiz kılmak” gibi bir durum gerçeklikten uzaktır. Bu tür bir soygun girişimi, aynı anda birden fazla alarmı tetikler ve anında kilitleme mekanizmasını devreye sokar. Güvenlik ekipleri tarafından hızlı bir müdahale sağlanır. Kenneth ayrıca, modern güvenlik sistemlerinin yalnızca izinsiz girişlere karşı değil; aynı zamanda şüpheli davranışları daha risk haline gelmeden önce algılayıp engellemek amacıyla tasarlandığını ve bu tür bir girişimin çok kısa sürede fark edilerek önleneceğini vurgulamaktadır.

    Oceans 8 (2018): Met Gala Mücevher Hırsızlığı  

    Sahneye Dair: Ekip, gala sırasında milyonlarca dolar değerindeki bir kolyeyi çalar.

    Uzman Yorumu: Lars’a göre, soygun ekibi arasındaki koordinasyon her ne kadar zekice kurgulanmış ve sinematik açıdan etkileyici olsa da, planın kusursuz şekilde işlemesinin gerçek hayatta son derece düşük bir olasılık olduğunu söylüyor. Met Gala gibi üst düzey etkinliklerde güvenlik önlemleri büyük bir titizlikle planlanır ve uygulanır. Etkinlik güvenliği, mekân çalışanları, emniyet birimleriyle irtibatlı güvenlik personeli ve yüksek profilli davetlilerin kişisel korumaları etkinlik boyunca görev yapar. Bu profesyoneller, davranışlardaki en küçük sapmaları, beden dilindeki değişiklikleri ve çevresel farklılıkları algılayacak şekilde eğitilmiş olup, olağandışı bir durumu çok erken fark edebilirler. Lars, ayrıca, bu denli yüksek değere sahip objelerin yer aldığı etkinliklerde, ilgili değerli parçaların genellikle fiziksel koruma önlemleriyle güvence altına alındığını vurguluyor. Özellikle galaya özel ödünç  verilen kıymetli taş ve mücevherlerin güvence altına alınmasına yönelik önlemlerin başında; dışarıdan direkt temasa dayanıklı koruyucular, yakınlık sensörlü alarmlar ya da konum takip sistemleri gibi güvenlik tedbirlerini içerebildiğini dile getiren Lars; “Sahne her ne kadar eğlenceli ve yüksek risk içeren bir atmosfer sunsa da gerçek hayatta yalnızca dikkatli bir güvenlik görevlisi ya da plan dışı tek bir sapma tüm operasyonun bozulmasına neden olabilir.” şeklinde ifade ediyor.

    Genel Değerlendirme:

    Modern güvenlik çözümleri; sağlam, çok katmanlı ve sürekli gelişen yapılardır. Bu sistemler, benzeri güvenlik ihlallerini daha gerçekleşmeden veya büyümeden tespit etmek ve önlemek üzere tasarlanmıştır. Ayrıca, şirketlerin güvenlik tehditlerini proaktif bir şekilde öngörmesini, algılamasını ve etkili biçimde yönetmesini sağlayan risk öngörüsü, giderek daha kritik bir araç haline gelmiştir.

    Bu sahneler eğlenceli görsel içerikler barındırabilir; ancak gerçek hayatta, bu tür ihlallerin büyük bölümü başarıya ulaşmadan çok önce fark edilip engellenir.

    Gerçek hayatta güvenlik sistemlerinin nasıl çalıştığını ve risklerin nasıl bertaraf edildiğini merak ediyorsanız, Securitas Deneyim Merkezi’ni ziyaret edebilirsiniz.